Anayasa Mahkemesi seçim barajıyla ilgili açılan davayı reddederek seçim barajını değiştirmedi. Türkiye ilk kez 12 Eylül 1980 darbesinden sonra yüzde 10’luk seçim barajıyla tanıştı ve şu anda Avrupa’nın en yüksek seçim barajına sahip ülkesi durumunda.
Baraj oranı makul seviyelerde belirlenmediği takdirde ülke yönetiminin otokratik bir kimliğe bürünmesine neden olabilir. Örneğin yüksek seçim barajları halkın oylarının mecliste temsilini azaltır ve temsilde adaleti zayıflatır.
Yabancı ülkelerindeki seçim baraj oranları;
Belarus, Finlandiya, Fransa, İngiltere, İrlanda, İsviçre, Lüksemburg, Makedonya, Malta ve Portekiz’de seçim barajı yok, Hollanda’da yüzde 0.60, Danimarka, Filipinler ve İsrail’de yüzde 2, Arjantin, Arnavutluk, Bosna Hersek, İspanya, Karadağ ve Yunanistan’da yüzde 3, Avusturya, Bulgaristan, İsveç, İtalya, Norveç ve Slovenya’da yüzde 4, Almanya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Estonya, Gürcistan, Hırvatistan, İzlanda, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Letonya, Litvanya, Macaristan, Moldova, Polonya, Romanya, Sırbistan, Slovakya ve Ukrayna’da yüzde 5, Rusya’da yüzde 7, Liechtenstein’da yüzde 8 seçim barajı bulunuyor.