Kimyasal yollarla üretildiği için pek çok tıp uzmanı tarafından çok zararlı bulunan beyaz şeker ve bu şekere bağlı hastalıklara yakalananlar için doğal bitkiden üretilen ve hiç bir kimyasal işlemden geçirilmeyen Stevia bitkisi kullanılıyor.
Türkiye’de Antalya’da üretilmeye başlanan Stevia, Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Başkanı Prof. Dr. Kenan Turgut, tarafından 2009 yılında Türkiye’ye ilk kez getirildi.
Stevia bitkisinin kökeni Brezilya, Arjantin ve Paraguay’dır. Güney Amerikada sadece bu bitki tatlandırıcı olarak kullanılmakta. Paraguay ve Brezilyada yaklaşık 40 yıldan beri şeker hastalarına verilen çalıya benzeyen bir bitkinin yapraklarından elde edilen doğal özdür. 1887 yılında Paraguay yerlilerinin kullandığı şifalı bitkiler üzerine araştırmalar yapan Güney Amerikalı bilim adamı Antonia Bertoni tarafından keşfedilmiştir.
Bu bitkiden elde edilen sıvı, kan şekerini düzenleyici olarak kabul ediliyor. Tatlandırıcı ve tedavi edici özellikleri nedeniyle kullanılan stevia (şeker bitkisi, şekerotu) Japonya’da 1971 yılından itibaren şeker ihtiyacının yüzde 80’i bu bitkiden sağlanıyor. Çin’de bu oran yüzde 50’ye yükselmiş durumda.
Stevia’nın tatlandırıcı etkisi, yapraklarındaki doğal özleri sayesinde vücuttaki tat duyuları normal şekerin 200-300 katı daha fazla şekerli olarak algılıyor. Bir tutam şeker bitkisi tozu, bir litre çay, kahve ve pek çok içecekleri tatlandırmaya yetiyor. Bu sayede sıcak ve soğuk tüm içeceklerde, tatlı ve kek tariflerinde şeker yerine kullanmak için sağlıklı bir alternatif.
Stevia bitkisinin yetişebilmesi için 500-1500 metre arası rakım, ortalama 25 derecelik hava sıcaklığı ve kumlu topraklar gerekmektedir. Stevia bitkisinden yılda 2 ya da 3 kez hasat alınabilir. Stevia bitkisi yerden 5 cm yüksekliğe ulaştığında gövdesinden kesilerek toplanır. Gövde ve yapraklar temizlenir. Reb A özü ayrıştırılmadan önce yapraklar, güneş veya sıcak hava kurutucuları yardımıyla kurutulur. Kurutulan Stevia yaprakları suyla işlenir. Bu işlem çayın demlenmesi işlemiyle hemen hemen aynı olup, yapraklardaki Reb A özünün ortaya çıkarılmasını sağlar. Demleme tamamlandığında, Reb A dışında kalan maddelerin arıtılması için su boşaltılır. Böylece geriye %95 oranında kristalleşmiş saf Reb A kalır.
Stevya bitkisinde hiç kalori olmadığından zayıflamaya yardımcı olur.
Şeker Otu 300 dereceye kadar ısıya dayanabilir ve kan şekerini arttırmaz.
Şeker hastaları tarafından uzman doktor gözetiminde kullanılabilir.
Tamamlanan iki araştırma sonucuna göre şeker otu dişlere zarar vermemektedir. Diş üzerinde plak oluşumunu yavaşlattığı ve çürük önleyici özelliği olduğu ise hayvanlar üzerinde yapılan deneylerle tespit edilmiş.
Vitamin ve mineral almayı sağlar. Vücudun daha fazla kalsiyum emmesini sağlar.
Şeker Otunun kalorisi yoktur.
Hazmedildiğinde insülin salgılanmasına gerek duymuyor.
Diyet (kalori değeri sıfırdır.), şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kabızlık, depresyon ve asabiyete karşı olumlu etkileri vardır. Mide ve bağırsak florasını, asit alkali dengesini korur.