GDO’lu soya içeren gıdalarda insan sağlığına olumsuz etkileri bulunan ağır metallerden ilki manganezdir.
Manganez büyüme, üreme, yaraların iyileşmesi, beyin fonksiyonları, tiroid ve böbrek üstü bezlerinin sağlığı ile şeker, insülin ve kolesterol metabolizmasında önemli rol oynayan bir eser mineraldir.
Soyalı gıdalardan elde edilen manganez diğer besinlerden gelebilecek manganezden çok daha yüksek seviyelerde.
Soyalı mamalarla beslenen bebekler, emzirme usulü beslenen bebeklerden ortalama 80 defa daha fazla manganez alabilmektedirler.
Gıdalarla alınan yüksek oranlardaki manganez sağlıklı gelişmiş çocuklar ve yetişkinlerde vücuttan bir şekilde çıkartılabilmektedir.
Ancak bebekler ve yeni büyüyen çocuklarda bu büyük bir sorundur çünkü bu küçük bedenlerde ince bağırsak çok daha geçirgen bir yapıya sahiptir ve fazlalık manganezi parçalayacak karaciğer henüz tam gelişmemiştir.
Büyümekte olan beyin ve diğer sinir sistemi dokuları toksik ölçülerdeki manganezden en çok zarar gören yapılardır.
2000 yılı Eylül ayında Kalifornia’da bir konferans veren David Goodman, soyalı mamalardaki aşırı manganez seviyelerinin bebeklerde öğrenme yetersizlikleri, dikkat toplama güçlükleri ve hatta şiddet belirtilerine yol açabileceği konusunda uyarmıştır.
Dikkat odaklama güçlüğü yaşayan çocuklar ile tutuklanan çocuklarda yapılan birçok saç mineral analizinde aşırı manganeze rastlanılmıştır.
Soyanın dünya çapında mucize bir sağlık besini olarak tanıtılmasının arkasında yatan asıl neden, hazır gıda endüstrisinin gelirlerine gelir katma çabasıdır. Çünkü bu endüstrinin paketlemeye ve uzun süreli muhafazaya en elverişli yağları, soya yağlarıdır.
İddiaların aksine soya Uzakdoğu’daki ömrünün çoğunluğunda bir besin maddesi olmaktan çok, diğer bitki türlerinin veriminin arttırılması için kullanıldı. Soyanın Uzakdoğu’da gıda olarak tüketilen türevleri ise, Batılı devletlerdeki türevlerinden çok farklı olarak yavaş ve uzun süreli fermantasyon teknikleri yardımıyla üretilen türevleriydi.
Soya bitkisi, doğada kendisini savunma sistemleri en çok gelişmiş bitkiler arasındadır. Bu nedenle soya içeren birçok besin, günümüz modern gıda üretim yöntemlerinin ya da evde pişirme uygulamalarının kolay kolay yok edemediği anti-gıda faktörleri ve toksinler içerir.
Soyalı gıdalar, ayrıca içerdikleri yüksek orandaki ağır metaller ve hormon taklidi yapılar nedeniyle özellikle bebekler ve gelişme çağındaki çocuklar için önemli risk faktörleri taşımaktadır.
Soya bitkisi, genetik teknolojisinin henüz insan ve tabiat üzerindeki etkileri kesin olarak bilinmeyen gen aktarma işlemlerini en sık uyguladığı üç gıdadan birisidir. Ayrıca özellikle yurtdışından ithal edilen soyalı gıdaların GDO(Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar) içerme olasılığı oldukça yüksektir.