Tüm dünyada şiddetin yaşandığı yerleri, dünyanın diğer ucuna aktaran haber kanalları ile sosyal medya üzerinden şiddete tanıklık eden kişiler ruhsal olarak yıkıma uğrayıp tüm insanlığın şiddete eğilimini artırmaktadır. Tüm insanların risk altında olduğu travmatik bir durum yaşanmaktadır.
Bu tür olayları dünyaya servis eden haber kuruluşlarına çok büyük sorumluluk düşmekte.
Yazılı ve görsel olarak şiddet içeren haberler, şiddet içeriklerinden arındırılmadan, sıklıkla, travmatize edici öğelere vurgu yapılarak yayınlandığında insanlar üzerinde travmatize edici etkileri kaçınılmazdır.
Bunlardan en fazla travmatize olacak kişiler çocuklar, ergenler ve genç yetişkinlerdir.
Yurt dışında yapılan araştırmalara göre medya yoluyla şiddete şahit olan çocuklarda saldırgan davranışlarda artış görülmektedir. Buna ek olarak çocukların şiddete karşı duyarsızlaştığı, şiddet yaşayan kişiye empati gösteremediği, yaşanan şiddeti hayatın normal bir parçası olarak algıladığı ve genel endişe ve korku düzeylerinin arttığı belirtilmiştir.
Dünyada yaşanan şiddet içerikli olaylar dışında televizyonda artan şiddet içerikli filmler, diziler ve çizgi filmlerin yayınlanması da aslında şiddetin şiddeti doğurduğu düşüncesinin bir kanıtıdır. Bu programlara bakıldığında şiddetin doğurduğu sonuçların üzerinde durulmadığı, şiddetin karikatürize edilebildiği, espri konusu yapıldığı ve buna bağlı olarak da izleyenlerin yaşanan acılara karşı duyarsızlaştığı görülmektedir.
Özellikle çocuklar bu duyarsızlaşma sonucu şiddete maruz kalan kişilerle değil, güçlü olarak algıladığı şiddet uygulayan kişilerle özdeşleşmeye başlamaktadır. Bunun sonucu olarak da kendi hayatlarında problemleri çözme ve onlarla başetme yolu olarak şiddeti kullanmaktadırlar.
Şiddete maruz kalan ya da tanık olan çocuklar; Çevreye karşı ilgisizlik, duyarsızlık, Aşırı bir endişe ve korku hali, sık irkilme, özgüven azalması, İntihar eğilimleri, Alt ıslatma, Arkadaş ilişkilerinde sorunlar, Az ya da çok uyuma, uykuya dalma zorluğu, kabus görme, Dürtüsel davranışlar, Dil gelişiminde problemler; kekeleme, erken dönemlere gerileme, vb., Karın ağrısı, mide bulantısı, baş ağrısı gibi psikosomatik belirtiler, Odaklanmada zorluk, Okulda problemler, Sık ve uzun süreli ağlama nöbetleri, Sinirlilik, öfke nöbetleri, agresif davranışlar, Yeme problemleri gibi belirtilerden bir veya daha fazlasını gösterebilirler.