Uzmanlar kurban kesiminden sonra çocuklarda davranış ya da ruhsal bozuklukların meydana gelebileceğini ve yaşları ilerledikçe psikolojik tablonun derinleşebileceğini belirtiyor.
Dünya genelinde pek çok ülkede kutlanan kurban bayramında, çocukların kurban kesimini dikkatle izledikleri gözlemleniyor.
Çocuklar 13 yaşından önce ölüm ve acı gibi soyut kavramları anlamlandırabilecek kapasiteye sahip değil. Anlamlandırma yaparken somut olaylara ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle, çevrelerindeki soyut kavramlarla örülü dünyayı daha somutlaştırmak ve kesim ve kesim sonrası kurbana ne olduğunu gözlemlemek isterler ve kurban sürecini izleyerek somutlaştırmaya çalışırlar.
Kurban kesimi ile ilgili çocuklar için en büyük tehlike çocukların çaresizlik içinde çırpınan ve can çekişen bir hayvanı izlemek zorunda kalmasıdır. Daha küçük yaşlardaki çocuklarda, kurbana yapılan şiddet kendisine de uygulanır mı korkusu yaşatabilir. Örneğin; belli bir süre evde beslenen ve çocukla duygusal bir bağ kurmasına izin verilen bir hayvanın, günün birinde çocuğun gözleri önünde kurban edilmesi çocuğun çevresine karşı duyduğu güven duygusunu zedeler.
Küçük bir çocuk için oyuncak bir ayı, canlı bir kedi ya da bir köpek duygusal ihtiyaçlarını giderdiği bir arkadaş rolü üstlenebilir.
Uzmanlar çocuklara kurban kesiminin izletilmemesini ve çocukların kurban kesim alanlarından uzak tutulmasını öneriyor. Çocukların kurban edilecek hayvanlarla duygusal bağ kurmaması ve kayıp yaşamaması için bu hayvanların evde beslenmemesini öneriyor. Çocukların, kurban kesimini izlemeleriyle övünülmemeli, izlemeyen çocuklar kesinlikle yadırganmamalı. Bunun bir cesaret olarak algılanması oldukça yanlış bir kanıdır. Elde olmayan nedenlerle, çocuklar bir şekilde kurban kesimini izlemiş ya da televizyonda tanık olmuşsa kurban kesiminin nedenleri çocuğa basit kelimelerle aktarılmalı, kurbanın daha çok yardımlaşma amacı ile kullanılması ön plana çıkarılmalı.