Uluslararası Olimpiyat Komitesi tarafından 1984 yılında Spor Tahkim Mahkemesi (CAS) kurulmuştur. CAS’da yargılama dili olarak İngilizce ve Fransızca dilleri kullanılmaktadır. Merkezi İsviçre Lozan’da bulunan CAS, Avustralya ve Amerika bölgesindeki uyuşmazlıklarda kendi kurumuna ulaşılmasını kolaylaştırmak amacıyla Amerika New York’ta ve Avustralya Sydney’de Daimi İdari Büroları kurmuştur. Bu bürolar Lozan’a bağlı olarak çalışmakta ve usule ilişkin tüm işlemleri yapma yetkisine sahip bulunmaktadır.
CAS’ın hukuki merkezinin Lozan olması nedeniyle tahkim yargılaması İsviçre hukukuna (lex arbitri) tabidir. Dolayısıyla, tahkime elverişlilik, tahkim anlaşmasının geçerliliği ve hakem kararına karşı başvurulabilecek yollar İsviçre hukukuna göre tespit edilecektir.
CAS sadece yargısal fonksiyonu yerine getirmektedir.
CAS’ın beş temel fonksiyonu bulunmaktadır. Bunlar;
a. Uyuşmazlıkları, ilk ve tek yetkili merci olarak karara bağlamak,
b. Spor federasyonları tarafından alınan kararları (disiplin cezaları) temyiz merci olarak incelemek,
c. Uyuşmazlıkları arabuluculuk usulü çerçevesinde dostane yöntemlerle çözmek,
d. Spora ilişkin hukuki konularda görüş bildirmek,
e. Milletlerarası spor şampiyonaları (FIFA Dünya Futbol Şampiyonası, UEFA Avrupa Futbol Şampiyonası gibi) ve olimpiyat oyunları sırasında meydana gelebilecek uyuşmazlıkları kısa sürede çözmektir.
Türk hukukunda CAS hakem kararlarının tanınması ve tenfizi belli koşullara bağlanmıştır. Öncelikle, bir hakem kararının Türkiye’de tanınması ve tenfizinin ön koşulu bu kararın tabi olduğu yer veya verildiği yer hukukuna göre kesinleşmiş, icra kabiliyeti kazanmış olması veya kararın taraflar için bağlayıcı (binding) nitelikte olması gerekliliğidir.
Bu ön şartı taşıyan kararın aynı zamanda aşağıdaki şartlara da sahip olması gerekmektedir;
a) Yabancı hakem kararı taraflar arasında bir tahkim sözleşmesine veya esas sözleşmeye konulmuş bir tahkim şartına dayanmalıdır.
b) Hakem kararı genel ahlak ve kamu düzenine aykırı olmamalıdır.
c) Hakem kararına konu olan uyuşmazlığın Türk kanunlarına göre hakem yolu ile çözümü mümkün olmalıdır.
d) Tarafların hakem önünde usulüne göre temsil edilmiş olmaları veya temsil edilmemiş olmakla beraber yapılan işlemleri sonradan açıkça kabul etmiş olmaları gerekmektedir.
e) Tahkim sözleşmesinin ve şartının tabi olduğu hukuka göre geçerli olması gerekmektedir.
f) Hakkında tenfiz kararı istenen tarafın iddia ve savunma hakkından mahrum bırakılmamış olması ve hakem seçiminden usulen haberdar edilmiş olması olması gerekmektedir.
g) Hakemlerin seçimi ve karar verirken uyguladıkları usul, tarafların serbest iradeleri ile belirlemiş oldukları hukuka uygun olmalıdır.
h) Hakem kararı, hakem sözleşmesi veya şartında yer alan konulara ait olmalıdır.
CAS düzenlemelerinde CAS tarafından ne tür kararlar verilebileceğine ilişkin açık bir
hüküm bulunmamaktadır.
İsviçre’de bulunan bütün tahkim heyetlerinin İsviçre Federal Mahkemesi’nin denetimine tabi olması nedeniyle CAS da İsviçre Federal Mahkemesi’nin denetimine tabidir. CAS kararlarına karşı, bu kararların tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde İsviçre Federal Mahkemesi’ne temyiz başvurusunda bulunulabilmektedir.
1994’te CAS tarfından verilen bir karar, İsviçre Federal Yüksek Mahkemesi’nde CAS’ın yargılamada tarafsız olmadığı iddiasıyla temyiz edildi.
Öte yandan, CAS tarafından verilen kararların anlaşılamaması, eksik olması, kararlarda çelişkili ifadelerin kullanılması, yazım veya hesap hatalarının bulunması durumlarında taraflar kararın yorumlanması için CAS’a başvurabilmektedirler.