Burnout sendromu, duygusal tükenmişlik, duyarsızlaşma ve azalmış başarı duygusudur. Yaygın olarak insanların yüz yüze çalıştığı mesleklerde bireylerin, duygusal yönden kendilerini tükenmiş hissetmeleri, enerji kaybı, motivasyon eksikliği, çaresizlik, ümitsizlik, kendiyle ilgili negatiflik algısı, işleri gereği karşılaştıkları insanlara karşı duyarsızlaşmaları ve kişisel başarı duygularında azalma şeklinde görülür.
Yaz tatilini tamamladıktan sonra yoğun iş temposu ve sorumluluklarla iş hayatına geri dönmek, birçok kişiyi Burnout sendromuyla karşı karşıya bırakır.
Burnout bulaşıcı bir durumdur diğer bireyleri de etkileyebilir.
Sıklıkla doktor, hemşire, şirket yöneticileri, bankacı, güvenlik görevlileri, 1 yıl tatil yapmayanlarda görülebilmektedir.
Birey zaman içinde kronikleşmiş bir şekilde yorgunluk yaşar; işinden soğur, kendi içine çekilir ve artan bir şekilde yetersiz olduğunu hisseder.
Duyarsızlaşma evresinde çevresini, işini kontrol edemediğini düşünen çalışanın olumsuz bir olayla karşılaştığında kendini çaresiz hissetmesi ve bu durumla başa çıkmak için makine gibi davranmaya başlaması şeklinde gözlenmektedir.
Kişisel başarı noksanlığı evresinde ise çalışanlar takdir edilmediklerini düşünür. Kişi kendini çaresiz ve olayları kontrol edilemez hissettiğinde kendi yeteneklerini sorgulamaya başlamakta ve bu durum kişisel başarı noksanlığına neden olmaktadır.