Hava Kirliliğinin Doğaya ve İnsan Sağlığına Verdiği Zarar
Yetişkin bir insan günde yaklaşık olarak 15 kilogram havaya ihtiyacı vardır. Bu insan 6 dakikadan fazla havasızlığa dayanamaz.
Canlı yaşamı için çok önemli olan hava, içinde yüzde 78 oranında Azot, yüzde 21 oranda oksijen yüzde 0,9 oranda argon, yüzde 0,03 oranda Karbon Dioksit ve geri kalan yüzde 0,003’ü ise Helyum, Hidrojen, Metan, Neon, Ksenon gibi gazlardan oluşuyor.
Hava kirliliği genellikle yapay kaynaklarla yani radyoaktif serpintiler, ısı ve enerji üretimi, motorlu taşıt egzos gazı, endüstriyel faaliyetler ve katı atık kirletici miktarı yüksek yakıtların kullanımı yüzünden insan kaynaklı ortaya çıkar.
Havayı kirleten kirleticiler
Kurşun, Arsenik, Demir, Krom, Bakır, Karbon Dioksit, Karbon Monoksit, Kükürt, Kadmiyum, Kalay, Manganez, Vanadyum Oksitleri, Kükürtlü Hidrojen, Azot Oksitleri, Çinko, Karbon parçacıkları (is), Polisiklik, Amonyak, Klor, Klorür asidi, Florür asidi hidrokarbonlar, Silis külleri, Ozon, Aldehitler, Ketonlar, Alkoller
Hava kirliliği güneş ışığını engelleyerek gelişme çağında bulunan çocuklarda Raşitizm gibi patolojiler ortaya çıkarabilir. İnsanlarda sıkıntı, iştahsızlık gibi psikolojik etkilere neden olur. Gözlerde yanma, burun ve boğazda irritasyon, solunum epiteli tahrişi, öksürük, özellikle çocuklar ve kalp solunum sistemi hastalarının durumlarında ağırlaşma görülebilir. Kirliliğe uzun süre maruz kalınması halinde Kronik bronşit, amfizem, kalp hastalığı ve akciğer kanseri gibi hastalıklar oluşabilir.
Uzun süren hava kirliliği nedeniyle maddelerin akarsu, göl gibi tatlı su kaynakları asitidesi arttığından sularda yaşayan balıkların toplu ölümlerine neden olacak. Bitkilerde azalma, olacak. Ozon tabakası delindiği için yeryüzüne ulaşan zararlı ultrviyole ışınlar deri kanserlerinde artışa neden olacak.