Türkiye, 2003 ve önceki yıllarda İsrail’den hiçbir şekilde hurma ithalatı yapmazken, 2004 yılından itibaren hurma ithalatı hızla arttı. Türkiye 18 Mayıs 2016’dan beri hurma ithalatında yüzde 25 olan Gümrük vergisini İsrail’den almıyor.
Hurma ithalatında İsrail önemli bir paya sahip oldu. Türkiye’nin en çok hurma satın aldığı 2. ülke olan İsrail’e 2017 yılında 11 milyon 913 bin dolar para ödendi.
Uluslararası Ticaret Merkezi (ITC) verilerine göre Türkiye, 2013-2017 yılları arasında hurma ithalatı için 143 milyon 329 bin dolar ödedi. 13 farklı ülkeden hurma ithal edilirken en çok yüzde 91,7 oranla Suudi Arabistan’dan hurma ithal edildi ve 51 milyon 309 bin dolar ödendi. Suudi Arabistan’ın ardından en çok sırasıyla İsrail, İran, Tunus ve Filistin’den hurma ithal edildi.
İsrail, işgal ettiği Kudüs’ün topraklarında hurma yetiştiriyor. Üzerinde Kudüs yazan hurmaların çoğunun nereden geldiği belli değil.
Türkiye’deki duyarlı vatandaşlar, İsrail’den hurma gelmesi üzerine boykot kampanyası başlattığından ötürü İsrailli hurma üreticileri farklı yöntemlerle İsrail hurmalarını Türkiye’ye satıyor.
İsrail, hurmaların etli ve büyük olması için genetiğini bozuyor, kanserojen GDO’lu hurmaları satıyor. GDO’lu olduğu için normal hurmalara göre daha iri olarak dikkat çekiyor.
Kudüs hurması adıyla satılan hurma medjoul adlı genetiği bozulmuş hurmadır. Ayrıca İsrail’de yetişen Dehri adlı hurma da Güney Afrika menşeli imiş gibi etiketlenerek piyasaya sürülüyor.
Hurmalarda glikoz ve tarımsal kimyasal içerip içermediğine dikkat etmek gerekiyor. Çok sıkı denetim olmadığı için yurt dışından gelen organik olduğu iddia edilen hurmalarda bile kimyasallara rastlanıyor.