İç ses, iç konuşma, İç monolog ya da diyalog, veya sözel düşünce genelde sessiz ortamlarda, düşüncenin zihinde yaratılan ses şekliyle algılanıyor gibi psikolojik algılanma durumudur.
Kişinin kendi sesiyle içinden kendi duyduğu şekilde kendi sesini kendi ses tonu veya farklı bir ses tonuyla zihninde hayal gücüyle şekillendirmesidir.
Kişinin kendi kendine yaptığı olumsuz iç konuşmalar nedeniyle özgüveninin düşmesi ve kendini gerçekleştirmesinin engellenmesi olarak tanımlanan kendini sabote etme, daha çok çocukluk döneminde öğrenilen hatalı düşüncelerden kaynaklanıyor.
Olumsuz iç konuşmalar bazı psikolojik sorunlara neden olarak rahatsızlıkların şiddetini artırabiliyor.
Kadınların iç sesle kendilerini en çok olumsuz etkilediği cümleler;
Çirkinim keşke daha güzel olsaydım.
Çok sinirliyim, dengesizim, dağınığım.
İsimleri aklımda tutamam.
Ben beceriksizin tekiyim.
Ben zaten her zaman geriden giderim.
Benden bir şey olmaz.
Diğerlerinden farklıyım, onlar daha akıllı.
En iyisi olmalıyım.
Hafızam pek iyi değildir.
Herkes benden daha çok çalışıyor.
Keşke daha zeki bir kadın olsaydım.
Korkağın tekiyim.
Kendi kendini iç seslerle sabote eden kişiler kendileriyle ilgili olumsuz iç konuşmalar yapmaktadır. Bu konuşmalar ise yaşadıkları kaygı ve üzüntüleri artırmaya yarar.
Kendi kendinizi sabote etmekten kurtulmak için şu soruların yanıtlarını arayın;
Bu düşünce için ne gibi kanıtlarım var?
Bu durum için başka bir bakış açısı olabilir mi?
Kendime gerçekçi olmayan standartlar mı belirliyorum?
Sorunlarla baş edebilme yeteneğimi mi küçümsüyorum?