Türkiye’de yeterli üretim yapılamadığı için yabancı kanserojen bakliyat ürünlerini ithal ederek döviz kaybediyoruz. İthal mercimekte kanser tehlikesi ortaya çıktı.
Türkiye’de yeşil mercimeğin yüzde 60’ı kırmızı mercimeğin yüzde 25’i yurt dışından ithal ediliyor. Marketlerde menşei Türkiye yazan mercimek bulmak olanaksız hale geldi.
Türkiye’nin elverişli tarım alanları olmasına rağmen çiftçiler zarar ettiği için kullanılamıyor.
Türkiye’de 4,1 milyon hektar alan nadasa bırakıldı. Çiftçi son 15 yılda 2,6 milyon hektar tarım alanını ekmekten vazgeçti. Atıl durumdaki bu tarım alanlarının sadece 600 bin hektarlık kısmı nohut ve mercimek tarımına açılsa 2016 yılı üretiminin 2 katına yükselecek.
GDO’lu ürünlerin yüzde 80’inde kullanılan glifosat insanlarda kansere neden oluyor. Kanada ve Amerika’dan Türkiye’ye ithal edilen mercimeklerin çoğunda bu kalıntılar bulunuyor.
Türkiye ithalat yoluyla bir çok tarım ürününü yurt dışından satın alıyor. AB Hızlı Alarm Sistemi verilerine göre; 2011 yılının 8 ve 17. haftalarında AB ülkelerine Türkiye’den gönderilen 16 parti mercimekte glifosat kalıntısı saptandı. Türkiye ithal ettiği mercimeğin çoğunu Genetiği değiştirilmiş mercimek üretimi yapan Kanada ve Amerika’dan alıyor.
Türkiye 133 tarım ürününü yurt dışından ithal ediyor. Daha önce yeşil mercimek tohumunu Türkiye’den alan Kanada şimdi ise Türkiye’ye yeşil mercimek satarak gelir elde ediyor.
Mercimek üretimi son yıllarda kan kaybediyor. Türkiye’de 1990’lı yılların başında 5,37 milyon dönüm alanda kırmızı mercimek tarımı yapılırken 2014 yılı sonunda bu rakam yaklaşık yüzde 60 oranında azalarak 2,3 milyon dekara düşmüştür. Devletin bir an önce bu soruna el atıp çiftçiyi destekleyerek kaybedilen tarım alanlarına ekim yapılmasını sağlaması gerekiyor.