10 Aralık 1948 yılında kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi sonrasında her yıl Dünya İnsan Hakları Günü olarak kutlanır. İnsanın doğumdan itibaren sahip olduğu kişisel hak ve özgürlükleri açıklar. Her insan yasa önünde eşittir. İşkence, kötü muamele ve onur kırıcı cezalara tabi tutulamaz.
Birleşmiş Milletlein 6 temel insan hakkı sözleşmei bulunmaktadır bunlar;
Medeni ve Siyasi Haklar ile Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi
Irk Ayrımcılığının Önlenmesi ile Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi
İşkenceye Karşı Sözleşme
Çocuk Hakları Sözleşmesi
Türkiye, Birleşmiş Milletler çerçevesinde oluşturulan temel insan hakkı sözleşmelerini tümüne taraftır. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Türkiye tarafından da 6 Nisan 1949 tarihinde onaylandı.
Beyanname, tüm insanların hiçbir ayrım gözetilmeksizin yalnızca insan oluşlarından ötürü eşit, özgür ve onurlu yaşama hakkına sahip olduğunu ilan ederken herkesi, ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal yada başka bir görüş, doğuş, tabiiyet, servet ya da benzeri başka bir statü gibi herhangi bir ayrım gözetilmeksizin bu Beyannamede ileri sürülen tüm hak ve özgürlüklerden eşit bir şekilde yararlanmasını sağlar.
Ancak insan haklarının korunması görevi, sadece Hükümetlerin başarabileceği bir iş değildir. Bu görev, bütün kuruluşların, bütün insanların işbirliğini gerektirmektedir. Bu çerçeve içerisinde, insan hakları bilincinin ve insan haklarının tam olarak benimsenerek, uygulanması için gerekli sorumluluk duygusunun toplumda ve bütün insanlarda bulunması büyük önem taşımaktadır.
Tüm kurum, kuruluş, bireyler ve özellikle medya tarafından insanların insan hakları konusunda bilgilendirilmesi ve hak arama bilincinin geliştirilmesi bu günde amaçlanır.
Tarih boyunca kimilerinin insanca yaşam hayalleri, diğer kimilerince nasıl yok edildiği; yaşanan savaşların oluşturduğu insanlık dramlarının üzücü ve düşündürücü boyutları ne yazık ki günümüzde yanı başımızda.